2009-2011 yılları arasında yayınlanan ve ilk bölümünden itibaren izleyicileri ekrana kilitlemeyi başaran Ezel, adını Türk televizyon efsaneleri arasına yazdırdı. Bugün bile tekrar tekrar izlenen dizi Ezel Bayraktar, Ramiz Dayı, Kenan Birkan, Cengiz gibi birçok kurmaca karakteri hayatımıza kattı. Bu karakterlere hayat veren oyuncular hala bu karakterlerin ismiyle anılıyor. Tuncel Kurtiz’e Ramiz Dayı, Kenan İmirzalıoğlu’na Ezel, Barış Falay’a Kenan Birkan diyor hala Türk televizyon izleyicisi. Arkadaşlarının iftirası sonrası suçsuz yere hapse giren Ömer’in hapisten Ezel olarak çıkıp kendisini hapse attıran arkadaşlarından intikam almasını konu edinen dizi birçok sahnede kitapları kadraja sokarak ve Ramiz Dayı’ya şiirler okutarak edebiyatı dizinin içine dahil eder. Bunun dizideki tüm örneklerini gösterebilmemiz mümkün değil elbette, ancak diziye metinlerarasılık bağlamında katkı sunan birkaç örneğe bakmakta fayda var.
Dizi aslında ünlü bir edebiyat klasiği olan Monte Kristo Kontu’nun modern bir uyarlaması sayılabilir. Bu romanda da baş kahraman Edmond Dantes bir iftira sonucu hapse düşer ve hapiste tanıştığı rahip Abbe Farya onu pek çok konuda eğiterek intikamını almak için hazır hale getirir. On dört yıllık hapis hayatının ardından Farya’nın kendisine bahsettiği hazineyi ele geçirerek Monte Kristo kontu kimliğine bürünür ve kendisini hapse attıranlardan intikamını alır. Buradaki olay örgüsü fark edilebileceği üzere Ömer’in hapse düşmesi, Ramiz Dayı tarafından eğitilmesi ve Ezel olarak hapisten çıkmasıyla paralellik gösterir. Dizide kitaba yapılan göndermeler direkt olarak kitap üzerinden değil, kitabın baş karakteri Edmond Dantes üzerinden gerçekleşir. Dizide Dantes’in adının kullanıldığı iki şirket karşımıza çıkar: On altıncı bölümdeki Dantes Yatırım ve yetmiş ikinci bölümdeki Dantes Ateşleyiciler. Böylece senaristler dizinin uyarlandığı Monte Kristo Kontu romanıyla metinlerarası bağlantılar kurarlar.
Dizide kadraja giren kitaplardan bazıları da yine benzer bir metinlerarası ilişki kurulmasına yardımcı olur. Bunlardan biri Dostoyevski’nin Kumarbaz isimli romanıdır. Ramiz Dayı, Ezel’in kardeşi Mert’e hapishanede çıkan olaylar sonrasında kısmen yanan kitaplar verir. Bunlar Ezel’in cezaevindeyken okuduğu kitaplardır. Bunların arasında yer alan Kumarbaz romanı diziyle doğrudan bağlantılıdır çünkü dizideki dört ana karakter de (Ezel, Ramiz Dayı, Cengiz, Kenan Birkan) kumarbazdır. Ayrıca Ezel’in bu kitabın içine aldığı notlar sayesinde kardeşi gerçek suçluların kim olduğunu da öğrenir. Yani kitap sadece metinlerarası bir gönderme yapmak için kullanılmamış, aynı zamanda olay örgüsü içinde araçsallaştırılmıştır.
Olay örgüsü bakımından diziyle gösterdiği paralellik üzerinden anlam kazanan bir diğer kitap ise Henri Charriere’in Kelebek isimli romanıdır. Ezel’e doktoru tarafından hediye edilen bu kitap dizinin birkaç farklı bölümünde kadraja girer. Charriere’in bu otobiyografik eseri konusu bakımından Ezel’in yaşadıklarıyla benzerlik göstermektedir. Bu romanda Charriere uğradığı bir iftira sonucunda işlemediği bir suç yüzünden Fransız Guyanası’na kürek mahkûmu olarak gönderilir. Kitap Charriere’in mahkûmiyet günlerini, firar edişini ve nihayetinde özgürlüğüne kavuşmasını anlatır. Her ne kadar Ezel’in hapisten firar gibi bir düşüncesi olmasa da her iki karakterin de hapse girişindeki benzerlik kitabın dizide görünmesini anlamlı hale getirir.
Son olarak dizide Ramiz Dayı’nın okuduğu iki şiire de değinmek istiyorum. Dizinin en meşhur sahnelerinden birinde Ramiz Dayı, Oscar Wilde’ın “Oysa herkes öldürür sevdiğini” diye başlayan şiirini okur. Bu şiir, Eyşan’ın Ezel’i hapishanede ziyaret etmesinin ardından okunarak anlamlı bir hale bürünür. Çünkü sevgilisi Eyşan ona ihanet ederek hapse düşmesine neden olmuş, bir nevi onu öldürmüştür. Ayrıca şiirin yer aldığı eserin isminin Reading Zindanı Baladı olması da Ezel’in hapishanede olması ile örtüşür. Ramiz Dayı’nın okuduğu bir başka şiir olan Edip Cansever’in “Ben Ruhi Bey Nasılım”ı da yine dizide kendine bir yer edinir. Cansever’in ontolojik bunalımlarını Ruhi Bey karakteri üzerinden anlattığı bu psikanalitik yönü güçlü şiiri Ramiz Dayı’nın öldüğü altmış birinci bölümde karaktere okutmuş olmaları dizi ekibinin açıkça olmasa bile bir sorgulamayı işaret ettiklerini göstermektedir.
Türk televizyon tarihinin en önemli yapımlarından biri olan Ezel’de bunlardan başka da pek çok kitap görünür, şiir okunur ve edebi göndermeler yapılır. Ancak ben bu yazıda yalnızca metinlerarasılığı sağlayan bazılarını seçip inceledim. Diğer kitaplar da belki farklı bir yazımızın konusu olabilir ileride, kim bilir?