KOPENHAG YEREL SAATİ
22.
yüzümde meçhul anıların siyah diliyle
terk edilmiş intiharlarla süslenen
vitrinlerde teşhir ediliyor sancılarım..
şimendifer tenhalığında kışkırtılan geceler
neden örtü değil sözlerime!
hangi akşama kurcalasam sevincimi
bıçağa adanmış gözlerimde sis:
ey göğün rahmini işgal eden sebep,
salıver beni ıslak koynundan
salıver yaslandığım kasıklarından..
gece günahların yalnızlığıyla alevleniyor
hiçbir isyana sığmayan acemi naralarla
sükûnet buldum, azarlandığım girdapta.
23.
geçmiş hevesler değil bana penâh gözlerin
aklımın çengelinde hırpalanıyor zaman
asfalta koşturulan taylar bir gül gibi kuruyor
ve hiçbir arzu umursamıyor güllerin rengini
kelimeler uluorta boğazlanırken
hangi atın yelesine benzetebilirim seni!
gece zamanın gölgesini siliyor
göğsümü harlayan yağmurlar
suyun nazını dindiremiyor artık.
24.
kıtalar dolaşmayı heves etmedim
kırdım göğsümde kabaran fanusu;
kızıl rüyalar yerle yeksan!
bir Eylül günü yağmalandı papatyalar
dünya toy atların sırtında can çekişti
barbar düşlerin hizasından alev aldı insan.