ADSIZ
Har ter doruğa koştum
sabah antrenmanı susun
rüzgârlı gençliğimle devrim geçti buradan
şaşkındım fırdolayı ağaçlara sıçradım
memeleri uç vermiş çılgın goncalara
sularını, gözlerini, ellerini, cıvıltılarını yokladım
park bekçisi çay ikram etti utandım almadım
tavşan kanıymış -yok kan kurusu demedim
geleneksel kuyruklu yalandı dilime
artist kuşlardan dolanan
Sabah antrenmanı har ter doruğa koştum
arza memnuniyetimle çakmağa sürülmüş bakır taştım
oturdum kalktım kamyon kasalı taşlara
saçlarım havalandı oturacağın taşı süpürdüm
bir güzel ısıttım yanı başımı
şahlandı kutsal nehirlerim
mahsustan rujumu düşürdüm rengini bilirdin
bulurdun kokusundan dudaklarımı -sözde
Saatin mi durmuştu sen mi haine kurmuştun
tarih romantiktir ya buralardan yoğurtçu değil
ayrancı geçerdi çıngırağını çalkalaya çalkalaya
gülümsedim içimi çeke çeke
doğudan batıdan kavganın sunturlu küfürleri
yüksek meclis duvarından aşıp geliyordu
efendim şaşırmadım beyaz yakalılara
hep buradan başlar yangın
Hafızayı ömre kurdum bağıra bağıra ağladım
durdum düşündüm uzağıma düşeni
dinleyen yoktu fena halde aşındım
hırsım öfkem köpük köpük kabardı
bir güzel soydum maktul yüzünü
devrin daim olsun gölgenin ötesi karanlık dedim
ayağımla iyice ezdim çürüdü yüzün
ben seni ben aşkı buraya gömdüm
Tezer geçti, Virginia, Nilgün, Sylvia
geçti önümden, niye?
Saatler öfkemi vurduğunda külden kalbim harladı nefreti
oysa bu parkı eskitmiştim eskiden ilkyaza çalar
apartman topuk ayakkabılarımla, sevgilimle
koştururduk pembe imgeler peşinde
öğrenciler geçerdi sol yumruklar havada
ben de arkalarında çömez kanatlarımla
Geç kaldın sana bana bir yudum kırmızıya
oysa sevimliydi durdurak bilmezliğimiz
yüzüm kırıştı tuzdan savaşa giren göğüm
yuvasından uçtu sığırcıklarım
devrim bile kurtlandı sen de kimsin!
Park bekçisi sırıtarak dolandı yanıma
zıvanalı ocb bir sigara uzattı ıslak
-iyi bak gözyaşlarıma sonra beni unut
bir daha buraya gelmeyeceğim-
üfledim üfledim saflığıma halka halka bulutlara
Sabah antrenmanıydı yoruldum
sen ağız dolusu anason uykusuyla kuşatılmış
ünlemin ipini çekerken son kez
çiçeklerle dolu cebimden son kez
adını, cansız yüzünü suyu çıkan
parka düşürdüm