Kilitbahir – Suat Karataş
Yeni Çıkan Kitaplar

Kilitbahir – Suat Karataş

Karnaval Dergi

Tarihi sadece “geçmişin bilimi” olarak okuduğumuzda; raflarda ciltlerce yer kaplayan, kalın ansiklopedilerin binlerce sayfasına sarınmış, sararmış yapraklar mezarlığı gibi görünür gözlerimize. Yeryüzünü kolonize ettiğimiz günden bugüne birbirimizle savaşın, acının ve yıkımın kronolojik mezarlığı. Oysa tarih; inanç, değer, kültür ekseninde bizi var eden insanlık serüveninin kesintisiz devam eden defilesidir. Ve biz bu defilenin podyumunda boy gösteren kimi kahramanları biliyor olsak da; kreasyonun asıl yaratıcıları tarih yazıcıları olmuştur kalemlerinin mürekkebiyle. Hele devletlerin, kralların, imparatorların, sarayların yani muktedir ve muzaffer olanların tarihçileri kendi devletlerini, krallarını ve zaferlerini övme konusunda öyle yarışmışlar ve öyle süslü tarihler yaratmışlardır ki, elbisenin içindeki gerçeklik giderek görünmez olmuştur. Böylesi tarihlerde görünen; gösterilmek istenen, anlatılan ise öğretilmek istenendir. “Resmi Tarih” yazımı ilk günden bugüne nedense hep böyle işlemektedir. Bu yüzden de tarih müfredatından tarih öğrenmek, bir defileyi gözleri kapalı izlemekten farksızdır. Oysa hemen her meraklı tarih okuyucusu gerçekliği çıplak görebilme arzusundadır. Bunun için yapabileceklerimiz ise sınırlıdır. Tarihi; ona elbise biçen terzilerin makas seslerinden takip ederek; aynı devri farklı ve özgün kaynaklardan incelemek, sonra da tarihte yaşananları bu farklı bilgilerin ışığında gerçekliğe en yakın haliyle yeniden hayal edebilmek. Yapabileceklerimiz bundan ibarettir. Benim de bu kitapta yapmaya çalıştığım budur. Bu öykü; hisar taşlarında izini sürdüğüm, muhafızları kayıp burçlarda ufkunu gördüğüm, yelkenleri yitik denizde sesini duyduğum ve sayfaları sararmış mezarlardan tanıklığını dinlediğim bir geçmişin, hayalimde yeniden canlandığı bir tarih öyküsüdür.

 

“Biz bu savaşı bin yıl önce kaybettik

Polimizi tanrıya emanet ettik

Oysa Tanrı kurmadı bu şehri

Bu şehir İnsan aklının ve alın terinin eseri

Tanrı kapatmadı kubbesini Hagia Sophia nın

Bin hesabı var o kubbede İsidora ‘nın, Anthemios’un.

Oysa biz

Aklımıza ihanet ettik

Terimiz akmasın

Bileğimiz yorulmasın diye

Her işi

Tanrıya havale ettik

Ah Poli

Hangi göz görüp da arzulamaz seni?

Ah Poli

Şehirlerin en güzeli

Biz sana layık olamadık

Aklımızı terk ettik senden önce

Bin yıldır

Kara cüppeli rahiplere teslim ettik namusunu

Onların duaları korur sandık surlarını

Kutsal olan haçtır sandık”

 

Liste Fiyatı:  120,00
Yayın Tarihi: 17.09.2024
ISBN: 9786057869234
Dil: TÜRKÇE
Sayfa Sayısı: 214
Cilt Tipi: Karton Kapak
Kağıt Cinsi: Kitap Kağıdı
Boyut: 12.5 x 15.5 cm